I show the way. |
Ben yol gösteriyorum. |
You show interest. |
Sen ilgi gösteriyorsun. |
He shows the evidence. |
Kanıtları gösteriyor. |
She shows her skills. |
Becerilerini gösteriyor. |
It shows the results. |
Sonuçları gösterir. |
We show our ID’s. |
Kimliklerimizi gösteriyoruz. |
They show their tickets. |
Biletlerini gösteriyorlar. |
I showed the way yesterday. |
Dün yolu gösterdim. |
You showed interest last week. |
Geçen hafta ilgi gösterdin. |
He showed the evidence last month. |
Kanıtları geçen ay gösterdi. |
She showed her skills last year. |
Becerilerini geçen yıl gösterdi. |
It showed the results a moment ago. |
Sonuçları biraz önce gösterdi. |
We showed our ID’s last summer. |
Geçen yaz kimliklerimizi gösterdik. |
They showed their tickets last year. |
Biletlerini geçen sene gösterdiler. |
I will show the way tomorrow. |
Yarın yolu göstereceğim. |
You will show interest in the future. |
Gelecekte ilgi göstereceksin. |
He will show the evidence next week. |
Kanıtları haftaya gösterecek. |
She will show her skills next year. |
Gelecek yıl yeteneklerini gösterecek. |
It will show the results in the future. |
Sonuçları gelecekte gösterecektir. |
We will show our ID’s in the future. |
Kimliklerimizi gelecekte göstereceğiz. |
They will show their tickets tomorrow. |
Biletlerini yarın gösterecekler. |